Geçtiğimiz günlerde Milas Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Reşit Özer ve zeytinyağı üreticisi Emine Colin, Ekindere Mahallesi’nde yeni hayata geçirdikleri fabrikanın açılışına davet etti. Muhteşem bir tesisi hayata geçirmişler. Son model makinelerle donatmışlar, harıl harıl zeytinyağı üretimi yapmaya başlamışlar. Açılış günü mikrofonu eline alan ve heyecandan titrediğini gördüğüm Emine Çatalbaş Colin’in konuşması beni şaşırttı. Yıllarca Amerika’da yaşadığı için Türkçeyi rahat telaffuz edemediğinden özür dileyerek söze başlayan Colin, nereden nerelere geldiğini tane tane anlattı ve konuklardan büyük alkış aldı.
★★★
Emine Çatalbaş Colin, aslen Çorumlu. Bir yaşında babasının işi nedeniyle İstanbul’a gelmiş. Bu büyük kentte büyümüş, okumuş. İzmir’de üniversiteyi kazanmış ancak babası, “Kız çocuğu başka bir kentte tek başına okuyamaz” diye, göndermemiş İzmir’e. Bir süre sonra büyükannesi sayesinde çiftlik hayatını tanımış. Tohuma ilgisi artmış. Dünyayı keşfetmeyi ve hayatına yeni bir sayfa açmayı kafasına koymuş Emine Colin.
★★★
Vee, 19 yaşında Amerika’ya gitmeye karar vermiş. Bu ülkede Türkiye’de gerçekleştiremediği üniversite hayatına başlamış. Diş hekimliği fakültesini bitirmiş, ardından da ABD Ordusu’na katılmış. Binbaşı rütbesine kadar da yükselmiş. Bu süreçte Kuzey Kaliforniya’ya yerleşmiş. Kendi kliniğini açmış. Yaşamının sonraki aşamasında, ‘memleketine geri dönmesi ve kökleriyle bağlantı kurması için kendisine destek veren Mark Colin ile tanışmış ve evlenmiş.
★★★
Bir süre sonra da Türkiye’yi karış karış gezmeye karar vermişler. Bir Ege turunda gördükleri zeytin ağaçları, ikiliyi çok etkilemiş. Amerika’ya dönünce de zeytin üzerine araştırmaya başlamışlar. “Bu kadar uçsuz bucaksız zeytinliklerle kaplı Türkiye’de üretilen zeytinyağını kimler biliyor? Türkiye, zeytin ve yağında dünyanın neresinde” diye, incelemeye başlamışlar.
★★★
Emine Colin, Türkiye’nin ürettiği bu altın sıvıyı neredeyse hiç kimsenin bilmediğini, İspanya ve İtalya’nın bu konuda ileri seviyeye geldiğini öğrenmiş. Daha sonra da Türkiye’den zeytinlik almaya karar vermiş Colin Ailesi. Emine Colin, zeytinlik alma düşüncesini bir arkadaşına anlatmış. Arkadaşı da, Marmaris’te yaşayan yakın bir dostunun kendilerine yardımcı olabileceğini söylemiş. Emine Colin’in yolu bu doğrultuda Nilgün Eren’le kesişmiş. Eren’e düşüncelerini aktaran zeytin sevdalısı Colin, sonunda başarılı iş kadınını ikna etmiş. Birlikte Ege kıyılarını dolaşmaya başlamışlar.
★★★
Gittikleri bir bölgede yaşlı bir kadınla tanışmışlar. Kadın, “Gençler artık zeytin işiyle uğraşmak istemiyor, büyük kentlere göç ediyor” demiş. Bu görüşmenin ardından Emine Colin, zeytin yolculuğuna çıkmaya kesin karar vermiş. Bir zeytincilik okulunda, ürünle ilgili bilgiler öğrenmeye başlamış, Ardından da Yunanistan’ın en iyi tadım uzmanı Anita Zacou’dan danışmanlık almış. Sonrasında Milas’ın Selimiye, Kafaca, Ahmetli ve Hacıahmetli mahallelerinden dört ayrı yerden içinde zeytin ağacı bulunan 500 dönüm arazi satın almış.
★★★
Zeytinliklerin içine yollar açmış, damla sulama sistemi yaptırmış, Ekindere’de de son teknolojiyle donatılmış muhteşem bir zeytinyağı fabrikasını hayata geçirmiş. Hedefinin dünyanın en iyi zeytinyağını üretmek için yine dünyanın en iyi makinesini aldığını söyleyen Emine Colin, “Ekibime yurtiçi ve yurtdışında eğitim aldırdım. Ekindere’deki fabrikaya bir toplantı salonu yaptırdım, burada zeytin ve zeytinyağına ilişkin etkinlikler gerçekleştirdik” dedi.
★★★
Tarım uzmanlarından halkı bilgilendirmesini isteyen, amacının zeytinyağını hem Türkiye’nin hem de yurtdışındaki tüm ülkelerin tatması gerektiğini kaydeden Colin, “Ben kendimi bu işe adadım. Eşimle birlikte zeytinyağını tüm dünyaya tanıtmak için seferber olduk. Ürünlerimizi birçok ülkeye göndermeye, raflarda yerine aldırmaya başladık. Zeytinyağının ne kadar sağlıklı olduğunu herkes bilmeli. Bunun için ne gerekiyorsa yapmaya hazırız” diye konuştu.
★★★
Oro ve Eminems ürünleriyle yurtdışında yapılan tadım etkinliklerinde çok sayıda altın madalya kazandıklarını ifade eden Emine Colin, “Eşim Mark bana her konuda destek veriyor, onun da yardımıyla zeytinyağını tüm dünya tanımalı” şeklinde konuştu.
★★★
Zeytinyağının ne kadar değerli olduğunu, ne kadar faydalı olduğunu sadece Emine-Mark Colin değil, herkes bilmeli. Bu konuda tüm üreticiler, koopertifler, oda başkanları ele ele vermeli. Bu altın sıvıyı tanıtmak isteyen Colin Ailesi’ni desteklemeli.
Belediye başkanının bilmesi gereken her şey bu kitapta
Hafta başında Düzce Belediye Başkanı Dr. Faruk Özlü ile buluştuk, bir grup gazeteci arkadaşımla.
Özlü, 24 Mayıs 2016’da Binali Yıldırım’ın kurduğu 65. hükümette Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı olarak görev yapmıştı.
31 Mart 2019’daki yerel seçimlerde de memleketi Düzce’den Belediye Başkanı seçildi.
Dört yılı aşkın süredir görev yapan Özlü, başkanlık süresi boyunca bakanlıktan edindiği tecrübe ile kentini neredeyse baştan yaratmış.
★★★
“Belediyeciliğin Esasları” kitabını hazırlamış. Burada bir belediyenin, bir başkanın ne yapması gerektiğini ayrıntılarıyla anlatmış.
Yani, önümüzdeki yerel seçimde belediye başkanlığına soyunan adaylar için yol gösterici bir eser ortaya koymuş Başkan Özlü.
★★★
Başarının anahtarına şehircilik vizyonunun ortaya koyulmasıyla ulaşılabileceğini kaydeden Özlü, kitabında olmazsa olmazları 10 bölümde aktarmış.
Bunlar; insan, bütçe, imar, altyapı, çevre, ulaşım, kültür, kalkınma, teknoloji ve kalite.
Yarının yöneticilerine ışık tutacak bu eserde, bir kentin ihtiyacı olan her projeye yönelik örnekleri görmek mümkün.
“İnsan”ı birinci bölüme koyan Özlü, vatandaşın mutluluğunu, refahını gözetmeyen hiçbir uygulamanın başarılı olamayacağını söylüyor, “Çünkü, şehirlerin temel yapıtaşı insandır” diyor.
Diğer dokuz bölümün ise, insana yapılan hizmetlerin ögesi olduğunu belirtiyor Özlü.
★★★
Şimdi önümüzde bir yerel seçim var.
Başkanlığa soyunan tüm aday adaylarının bu kitabı alıp okumasını öneriyorum.
İleride seçildiklerinde mutlaka anlayacaklardır “Belediyeciliğin Esasları” kitabının kendilerine ne kadar faydası dokunduğunu.
Ve, Başkan Dr. Faruk Özlü’ye ulaşıp teşekkür edeceklerini düşünüyorum.